Artık anladım. Bir
kadını nasıl sevmesi gerektiğini bilmiyor bu adamlar. Hissetmenin, yaşayıp
yaşatabilmenin ne olduğundan haberleri yok. Öyle saç okşamanın, “aşkım” diye
hitap etmenin, iki yanağına dokunmanın yeterli olacağını sanıyorlar.
Yıl dönümünden doğum gününe bir demet çiçek alınca -ki o da akıllarına gelirse- övünüyorlar.
Oysa her şey sevmeyi bilmekte, yani yürekten yüreğe dokunabilmekte. İşte tam
olarak bunu anlamıyorlar.
Kadın dediğin naiftir,
kırılgandır ve kadını sevmekte bu yüzden ince iştir. Özen ister, kıymet ister,
değer ister. Bir kadını seveceksen eğer özel hissettireceksin özel. Onun senin
hayatındaki önceliğin olduğunu görecek. Dünyadaki tek kadınmış gibi ya da ne
bileyim işte bu kadar kadın arasından en güzeli, en özeliymiş gibi
hissettireceksin. Hissettirdiğin kadar da hissedeceksin kalbinde.
Boğazında yumru olacak kadın, midende kelebek. Tek tel saçına kıyamayacaksın
onun. Görmediğinde nefes alamayacaksın. Tam sol göğsünün orada işte, tam orada
saklı kalsın isteyeceksin.
Elini tutup yürürken
yanında dimdik yürüyeceksin, dimdik! Senin olmanın özgüveni olacak içinde.
Yürürken bile sadece sen, o ve sizin dünyanız olacak. “Benim” diyebileceksin
mesela. Dimdik durup omuzlarını gere gere “bu kadın benim” diye
bağırabileceksin aşkını.
Öyle “seni seviyorum”
deyip yatmayacaksın mesela. İçten içe uyurken özlemenin korkusu ile yatacaksın.
Bilecek bunu, uyurken bile onu özleyeceğini bilecek. Hissettireceksin doğan her
güneşin sizin için doğduğunu, her yeni günün sizin için başladığını.
Senin kadının koskoca gül bahçesindeki
tek canlı gülün olacak, en güzel kokanı hem de. Yumulacaksın boynuna, hem
ilk hem de son kez kokluyormuşçasına dolduracaksın ciğerlerine kokusunu. En
huzur bulduğun yer olacak onun kokusu.
Hele ki, bir kadına
kendi kendine yetebileceğini göstermelisin. Göstereceksin ki sana sırtını
dayadığında en güvenli yerde hissedecek. Hiç korkmayacak yanında. Düştüğünde bilecek
kaldırabileceğini.
Yürekli iştir be adam
bir kadını sevmek. Kendi yüreğinde hissettiğini onun yüreğinde
hissettireceksin. He bütün bunları yapamam diyorsan oturacaksın oturduğun
yerde. Beklemeyeceksin yemeği önünde. Sevmeyeceksin birini, evet
sevmeyeceksin işte. Beceremiyorsan uzak duracaksın bu gönül işlerinden. Bir
kadını ansızın mutlu edemiyorsan, ona ait olduğunu hissettiremiyorsan
sevmeyeceksin. Kural bu kadar basit aslında.
Kadın güçlü görünür,
bil bunu bak. “Kırılmam” dediği şeylere bile kırılır. O kırıldığında sen
parçaları birleştirmeyi değil, ona yeni bütünler sunmayı bileceksin. Eğer bilemiyorsan da kırmayacaksın bir kadının kalbini, izin de vermeyeceksin başkasının kırmasına. Siper olacaksın önünde, siper!
Dedim ya, yürekli
iştir bir kadını sevmek. Gerçekten sevebildin mi ne ala. Dünyayı serer
ayaklarının altına, ömrünü ömrüne katar da öyle yaşar.
Ama sevemediysen,
beceremediysen bu işi, bırak. Sana sevmeler yakışmamış demek ki. Bırak ki daha
fazla kırma kalbini, yorma zihnini. Çünkü kalbi kırılan kadından daha tehlikelisi
de yoktur bu dünyada, bunu bil.
(Bu yazının her türlü hakkı saklıdır. İzinsiz ve isimsiz kullanılması yasaktır.)
Bu konuda deneyime sahip olan biri olarak; sevginin zor bir eylem olduğunu söyleyebilirim. Ama hayat deneyiminde yıkımlarda gerek. Bilmiyorum sevgi konusunda çok hata yapıyorum ama hata da görüyorum, gördüm de.
YanıtlaSilYazım her ne kadar erkeklere yönelik olsa da kadınlarında hata yaptığını biliyorum. Kendini aşka teslim edebilen bir kadın olarak, kadınını teslim alamayan erkeklere yazdım bu yazıyı. Aşk zor, sevgi zor ve evet yıkımlarda gerek hayatta. Ama taşıyamayacağı bir yükü neden sırtlanır ki insan?
SilBaşta taşırım sanıyor insan, yüklenirim bu sevdayı ikimize de yeter benim gücüm. Kendinden fazla seviyorsun ve destek çıkıyorsun her adımına. Her düştüğünde kaldırıyorsun, gücüne güç katmak için çırpınıyorsun... Zaman geliyor artık senden daha güçlü oluyor, senin hayatın, senin gücün yetmiyor ona.. ve artık beğenmiyor seni kadının, senin düşmelerini zayıflık olarak görüyor, erkeksin ya! Zayıf olmamalısın Olursan adam değilsin diyor. Terkediyor yıllarını , verdiğin emeklerini, sevdanı ve seni suçluyor giderken... Hayatın müşterek olduğunu hiç düşünmüyor bazı kadınlar , sadece bekliyor...
YanıtlaSilNe güzel anlatmışsınız öyle, yorumunuz için teşekkür ederim..
Sil