18 Eylül 2018 Salı

Nerede kaldın

Küçüktüm. Kendi başıma markete gidip cici bebe alamayacak, kabus gördüğümde kendimi telkin edemeyecek, ellerimi yıkamak için lavaboya uzanamayacak kadar küçüktüm.



Günlerim hep annemin bana yarattığı eğitici oyunlarla, ablamın benden sakladığı eşyalarını aramakla ya da evcilik oynamakla geçerdi. Bir de beklemekle işte. Beklerdim. Hayatım boyunca bekleyeceğimi bilmeden beklerdim.


Babasına aşık bir kız çocuğuydum. Çok düşkündüm. O yokken telefon çaldığında babamı soranlara “kocam işe gitti” derdim. “Kocam işe gitti” diyecek kadar severdim işte. Gün boyu onun işten gelmesini bekler, o geldiğinde ise “baba!” diye koşarak atlardım boynuna. "Çıtır" derdi babam hep. "Ooo çıtırım ne yaptın bugün anlat bakalım" derdi, başlardım susmadan bir şeyler anlatmaya.

O zamanlarda vazgeçemediğim 3 şey vardı. Annem babama biteni söyler, babam işten gelirken alır gelirdi. Cici bebe, nutella ve nesquikli süt. Bunlar benim vazgeçilmezlerimdi. Çok severdim, bilirdi. Bende babamı çok severdim, bunu da bilirdi. Çünkü benim gözümde babalar her şeyi bilirdi.

Her şey o geldikten sonra daha keyifli hale gelirdi benim için. Birlikte oyunlar oynardık. En çok domino oynardık mesela. Televizyon izlerken sırtımı ona yaslayıp göğsüne kafamı koyar, bir elimle de yanağını severek izlerdim. 

Babamın yanaklarını hep öperdim. Sakallı ise "tuzlu", sakalı yoksa "tatlı" olurdu benim için. Öyle derdim ona. İki halini de severdim. Hatta en çok yanaklarını severdim. Huzur kokulu yanaklarını...

Artık yatma saatim geldiğinde babam bana süt ısıtırdı. Bende onun yanında durup cezvenin dibinde kalanları bile içmek için ısrar ederdim. Gülerdi. Bunu her yaptığımda gülerdi. Sonra üçlü koltuğa uzanır beni ayağında sallardı. Sırf onunla daha çok zaman geçirmek için kendimi ayağında sallattırırdım. Bacakları ağrırdı da söyleyemezdi. 

Hafta sonu olduğunda eğer evde herhangi bir tadilat yapıyorsa oturur yanında onu izlerdim. Tek tek her şeyin adını sorar öğrenmeye çalışırdım. Kurtlar Vadisi izliyor diye onun yanında oturur, diziyle ilgiliymiş gibi yapardım. Hatta şimdi hatırladım, babamla küçük araba koleksiyonumuz bile vardı. Sırf erkek evlat yokluğunu hissetmesin diye elimden geleni yapardım. Kızları olduğu için "iyi ki" derdi, ama benim gözümde o evde tek erkekti.

Kışları babam fırında kestane yapar, piştiğinde ise tek tek soyar getirirdi. Akşamları meyve tabağı hazırlar, "buyurun çıtırım" diyerek önüme koyardı. Kar yağdıysa dışarıda tüm aile iner aşağıda kartopu oynardık. Dışarıda ne zaman hayvan görsek severdik. Hatta bir gün apartmanın kenarında bir köpek görüp alıp eve getirmiştik. Adı Şirin olmuştu, bir süre bakmıştık. Şirin hep babamın çoraplarını yerdi. 

Her şey bir anda oldu. 
Ablam beni oynatmadığı bilgisayarın başına koydu ve barbie bebek oyunu açtı. Büyük hevesle oynadığım oyunun başından kalktığımda babam yoktu. Bu hep böyle oldu. 

Babamın ne zaman geleceğini hesaplamaya başlar oldum. Her geldiğinde "baba nerede kaldın çok özledim" diye isyan eder oldum. O eve geldiğinde hep ona sarılıp yatar, nereye giderse onunla gider oldum. Babamın her gidişinde kendimi yerden yere atarak ağlar oldum. Ama alıştım. Yıllar sonra alıştım. Büyüdüğüm zaman alıştım. Büyüdüm çünkü ben. Yokluğuyla büyüdüm. Özel günlerimde yanıma gelememesiyle büyüdüm. Arkadaşlarımın evlerinde baba figürü görüp, kendi evimde bulamadığımda büyüdüm. Cici bebeyi babamın almadığını gördüğümde büyüdüm. Domino taşları çekmeceden çıkmadığında büyüdüm. Çıtır kalamadığımı anladığımda büyüdüm. 

Büyüdüğümü fark ettiğimden beri kendime yetişemez hale geldim. Bunca yıl ben kendime yetişemiyor iken arkamdan bana yetişmek için nefes nefese kalan babamı göremez olmuşum. Her durup onu beklediğim de "nerede kaldın baba" derken, aslında ona bana yetişmesi için hiç fırsat vermediğimi gördüm. İşte ben büyüdüm. Bunlarla büyüdüm. 

Üzgünüm baba. Sen bana yetişemedin, ben seni beklemedim.
Üzgünüm.
Çok üzgünüm. 

(Babalar çınar olur gözümüzde, bilirim. Vefat eden çınarlar için Allah'tan rahmet diliyorum. Çınarı olmadan büyüyen, eksikliğini yaşayan, kara toprağa gömen herkese de sabır diliyorum. Yüreğinize dokunduğunuzda onları orada hissetmenizi dilerim. Bu yazıyla üzdüysem sizleri hakkınızı helal edin.)

Sevgiler, 
Çıtır

(Bu yazının her türlü hakkı saklıdır. İzinsiz ve isimsiz kullanılması yasaktır.)

2 yorum:

  1. Ne olursa olsun o çınar bir köşede dursun. Eksilirse sorumluluklar çöker. Karanlık çöker, yük çöker.

    YanıtlaSil